Meslek Yüksekokulu Algısı
Arkadaşlar merhaba , bugünkü yazımda bir yanlış düşüncenin altını çizmek istiyorum.Meslek yüksekokulları hakkında sayısız yorum var ve bunların hemen hemen hepsi olumsuz yönde.Evet , meslek yüksekokulları iki yıllık bir eğitim imkanı sağlıyor , evet puanı yetersiz olan öğrenciler gidiyor , evet fakülte kadar değiller…Ama bunu da unutmamak gerekiyor ki , Meslek yüksekokulunu kazanan öğrenciler başarısız değil.Şöyle ki değiller ,öğrenciler ister liselerinde olsun ister sınavda olsun belli bir puan yapıyorlar ve ona göre bu okulları kazanıyorlar.Sonuçta , meslek yüksekokulları da tüm öğrencilere eğitim imkanı sunamıyor.
Meslek yüksekokullarındaki eğitim daha çok pratiğe dayalı oluyor.Bu da ezberi ortadan kaldırabiliyor.Program yazabiliyorsunuz , beyanname doldurabiliyorsunuz , led ışıklarını kullanarak elektronik alanda yaratıcı şeyler yapabiliyorsunuz..
Şunu da geçmek istemiyorum , meslek yüksekokulundan mezun olanların iş bulamaması çok konuşuluyor.Evet doğru olabilir çünkü iş ilanlarında fakülte mezunu , tecrübeli kişiler daha çok aranıyor. Fakat ne yazık ki fakülte mezunu olan arkadaşlarımız da işsiz kalabiliyor , yüksek lisans yapanlar da…Hangi okuldan mezun olursanız olun , dereceniz ne kadar olursa olsun kendinizi geliştirdiğiniz kadarsınız.Tabii ki size, hadi meslek yüksekokuluna gidin demiyorum.Sadece yanlış düşünülen bu fikri değiştirmek , doğruyu göstermek istiyorum.
Bu arada kendi başarı hikayemi sizinle paylaşmak istiyorum.
Oturduğum mahalledeki en kötü meslek liselerinden birine gittim.Ezberci rejime karşı yenik düştüm ve okul hayatımı ezbere dayadım.Okul derslerim güzel olmasına rağmen üniversite sınavına çalışmadım.Son yıl çalışayım dedım matematiği yapamıyorum diye yarıda bıraktım.Dershanedeki hocanın da diğer öğrencileri övmesi , matematiği bırakmamın tuzu biberi oldu.Üniversiteleri 12 sınıftaki stajımda araştırdım.Merdivene oturup teker teker üniversiteleri aradım ve ilk aradığım okula gittim.Kendimi başarısızlığa o kadar çok kaptırmıştım ki kazanabileceğimi sanmıyordum.Bu yüzden %100 bursum tuttuğu halde , %50 yazarak üniversitemi kazandım.Okulumu çok sevdim ve kazandığım ilk günden bu yana hep çok çalıştım , başarmışken bırakmamak için , babamın emeklerini boşa çıkartmamak için…Ve sonucunda hiç beklemediğim bir anda bölüm ikincisi olduğumu öğrendim.Bu , başarısızlık duygusuna kapılmış bir öğrenci için o kadar güzel bir başarı ki..Mezun olurken hem bölüm hem de Meslek yüksekokulu 2.si oldum.Okula giderken her defasında hayalini kurduğum şeylere benzer bir hayat yaşadım.O kürsüye çıktım , rektörümüzle selamlaştım ve plaketimi aldım.Hayallerim hayal olmaktan çıktılar , gerçek oldular.Şimdi okuldan kazandığım 2.lik bursumla fakülte eğitimime devam ediyorum.Eğer siz de meslek yüksekokulundan fakülteye geçersiniz çok güzel meslekler sizleri de bekliyor olacak.Umutsuz olmayın.
Şimdi bu yazdıklarım, bir meslek lisesi öğrencisinin başarısı.Meslek lisesi ve Meslek yüksekokulunda okuyan arkadaşlardan ; “Sen başarısızsın , ben başarısızım , yapamam , gelecek umudunuz yok vb. düşünceleri kafalarından atmalarını istiyorum.Çünkü hepimiz değerliyiz ve istediğimizde , çabaladığımızda her şeyi yapabiliriz.İmkansız gelen hayallerimizi gerçekleştirebiliriz.! Tekrar yazıyorum , bunu sakın unutmayın. Hangi okuldan mezun olursanız olun , dereceniz ne kadar olursa olsun kendinizi geliştirdiğiniz kadarsınız.Karamsar ve korkak olmayın.Projelere imza atın , çalışmalara katılın , yeni çevreler edinin , konferanslara katılın , bilgi sahibi olun.Devlet ya da vakıf hiç fark etmez , siz farkınızı ortaya koyun.
Kaynak : http://www.dgsli.org/meslek-yuksekokulu-algisi/